AYM’den Emsal Karar: Kamu Görevlisinin Eleştirel Dilekçesine Verilen Ceza, İfade Özgürlüğünü İhlal Etti

Anayasa Mahkemesi (AYM), Başvuru Numarası: 2021/8194 dosyasında verdiği 18 Aralık 2024 tarihli kararında, bir uzman jandarmaya yalnızca dilekçesinde sert ifadeler kullandığı için verilen disiplin cezasını ifade özgürlüğünün ihlali olarak değerlendirdi.

Yüksek Mahkeme’nin bu kararı, sadece güvenlik bürokrasisi için değil, hastanelerde mobbing mağduru hemşirelerden sınıfta haksızlığa uğrayan öğretmenlere kadar tüm kamu çalışanları için emsal niteliği taşıyor.

Olayın Geçmişi: Hukuksuz Telefon Toplama ve Dilekçe

2017 yılında İzmir Çeşme’de bir operasyon sonrası karakolda görevli tüm personelin cep telefonları, herhangi bir hukuki dayanak olmaksızın toplandı.

Bu uygulamayı aşağılayıcı ve haksız bulan bir uzman jandarma, amirlerine dilekçe yazarak itiraz etti. Dilekçede, uygulamayı “ne idüğü belirsiz insan tacirinin maruz kaldığı muameleye benzer” ifadelerle eleştirdi.

Amirler bu ifadeleri hakaret sayarak disiplin soruşturması başlattı ve aylıktan kesme cezası verdi.

Yargı Süreci: Mahkeme Salonlarında Çelişkili Kararlar

  • İzmir 1. İdare Mahkemesi: Cezayı iptal etti. “Sert eleştiri var, hakaret yok” dedi.
  • Bölge İdare Mahkemesi: İlk kararı bozdu, cezayı onadı.
  • AYM (Başvuru No: 2021/8194 – Karar Tarihi: 18/12/2024): Kamu görevlisinin dilekçesi, ifade özgürlüğü kapsamında değerlendirilmelidir diyerek ihlal kararı verdi.

AYM’nin Gerekçesi:

Mahkeme kararında şu hususlar öne çıktı:

  • Kamu görevlisinin ifade özgürlüğü tamamen ortadan kaldırılamaz.
  • Dilekçe kurum içi bir başvurudur, kamuya açık bir ifşa değildir.
  • İdare, cezayı gerekli ve orantılı olduğuna dair somut gerekçe sunmamıştır.
  • “Demokratik bir hukuk devletinde kamu görevlisinin görevi, hukuksuzluğu görmezden gelmek değil, dile getirmektir.”

Tazminat

AYM, yeniden yargılama yapılmak üzere dosyayı İzmir Bölge İdare Mahkemesi’ne gönderdi. Başvurucuya 30.487 TL manevi tazminat ve yargılama gideri ödenmesine hükmetti.

Sağlık Emekçileri Açısından Neden Kritik?

Karar, yıllardır baskı ve mobbing altında çalışan hemşireler, ebeler ve tüm sağlık personeli için bir “nefes” niteliğinde.

  • Mobbing dilekçeleri artık suç değil: Sağlık çalışanı idareye yazdığı şikâyet dilekçesi yüzünden cezalandırılamaz.
  • Disiplin sopasına darbe: Yönetimlerin “disiplin soruşturması tehdidi” artık ifade özgürlüğü duvarına çarpıyor.
  • Sendikal mücadeleye destek: İş yükü, nöbet adaletsizliği ve düşük ücretleri dile getiren hemşireler, bu karar sayesinde daha güçlü bir hukuki dayanak kazanıyor.
  • “Kara tarih”in sonu: Geçmişte dilekçe yazan personelin sürgün edilmesi, sicilinin bozulması veya baskı altına alınması, AYM’nin bu kararıyla tarihe “kara bir sayfa” olarak geçti.

Uzman Görüşleri

Hukukçular kararı şöyle yorumluyor:

  • “Bu karar, sağlık çalışanlarının yöneticilere karşı korkusuzca dilekçe yazabilmesinin önünü açtı.”
  • “Mobbing şikâyeti dilekçesi vermek artık disiplin cezası tehdidi altında değil, anayasal güvence altındadır.”
  • “AYM, kamu görevlisinin suskun değil, eleştirel olmasının demokrasinin gereği olduğunu açıkça ortaya koydu.”

Tarihi Bir Dönüm Noktası

AYM’nin 18 Aralık 2024 tarihli, 2021/8194 başvuru numaralı bu kararı, yalnızca bir uzman jandarmanın değil; hastanelerde mobbing gören hemşirelerin, okulda haksızlığa uğrayan öğretmenlerin, adalet arayan tüm kamu çalışanlarının lehine yazılmış bir hukuk belgesi olarak tarihe geçti.

Artık kamu çalışanının sesi, disiplin sopasıyla susturulamayacak.


📌 HEMŞİRE.COM

BİLGİLENDİRME: Yorum ve sorularınız sistem yöneticisi tarafından onayladıktan sonra yayınlanacaktır.

Daha yeni Daha eski

نموذج الاتصال