Toplu sözleşme görüşmeleri kritik bir dönemece girerken, Memur-Sen 10 hizmet kolunda iş bırakma eylemi yaptı. Kamu-Sen ve Birleşik Kamu-İş tüm hizmet kollarında sahaya inerken, Sağlık-Sen’in eyleme katılmaması sağlık çalışanları arasında büyük öfke yarattı.

Sert Eleştiriler
Sağlık-Sen’in eylemden geri durması, çalışanlar tarafından “mücadeleden kaçış” olarak değerlendirildi. Sağlık çalışanları, “En ağır şartlarda çalışan biziz ama bizim sendikamız masada susmayı tercih ediyor” diyerek tepkilerini dile getirdi.
Eleştirilerde öne çıkan başlıklar şunlar oldu:
- “Sağlık-Sen hükümetin değil, sağlıkçının sendikası olmalı.”
- “Diyalog diyerek bizi susturuyorlar.”
- “Masa başında fotoğraf çektirip, sahada sırtını dönmek kabul edilemez.”
Tepkilerin Nedeni
Sağlık-Sen’in “halk mağdur olmasın” gerekçesiyle iş bırakma eylemine katılmaması, çalışanlar arasında inandırıcı bulunmadı. Zira eyleme katılan diğer sendikaların da acil hizmetleri aksatmamak üzere tedbirler aldığı biliniyor. Çalışanlara göre asıl mesele, Sağlık-Sen’in hükümete yakın tutum sergileyerek pazarlık gücünü sahada göstermekten kaçınması.
“Temsil Krizi” Tartışması
Sendikanın bu kararı, sağlık emekçileri arasında “temsil krizi” yarattı. Binlerce sağlık çalışanı, “Haklarımız için ses çıkarmayacaksa bu sendikanın varlık nedeni nedir?” sorusunu gündeme taşıdı.
Sağlık-Sen’in eyleme katılmaması, sağlık çalışanlarının güvenini sarsmış durumda. Memurlar, masada güçlü olmanın tek yolunun sahada birlik ve dayanışmadan geçtiğini savunuyor. Ancak Sağlık-Sen, bu kritik dönemde sessizliği tercih ederek çalışanların taleplerini gölgeledi. Bu tavır, sendikanın kendi üyeleri tarafından bile “ihanet” olarak nitelendirilmeye başlandı.
HEMSİRE.COM