Temmuz 2025 raporu, sağlık çalışanlarının geçim mücadelesini bir kez daha gözler önüne serdi.
📍 31 Temmuz 2025 | Haber: Hemşire.com | Okuma Süresi: 4 Dakika
Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu (TÜRK-İŞ), Temmuz 2025'e ilişkin açlık ve yoksulluk sınırı verilerini kamuoyuyla paylaştı. Açıklanan rakamlar, özellikle sağlık çalışanlarının, özelde ise hemşirelerin, nasıl bir ekonomik baskı altında çalıştığını çarpıcı biçimde ortaya koydu.
Rakamlarla Temmuz 2025:
- Açlık sınırı: 26.413 TL
- Yoksulluk sınırı: 86.036 TL
- Bekâr çalışanın yaşam maliyeti: 33.982 TL
- Mutfak enflasyonu (yıllık): %37,32
- Yılın ilk 7 ayındaki gıda artışı: %25,28
Hemşire Maaşı Yoksulluğun Altında
2025 yılı itibarıyla kamuda görev yapan bir hemşirenin ortalama maaşı (maaş + taban ödeme + teşvik dahil) yaklaşık 34–36 bin TL seviyelerinde seyrediyor. Bu rakam, TÜRK-İŞ’in açıkladığı yoksulluk sınırının neredeyse yarısı ve yalnızca gıda harcaması için belirlenen açlık sınırına çok yakın.
Özellikle büyükşehirlerde yaşayan, kira, ulaşım, çocuk bakımı gibi giderleri olan hemşireler için bu maaş, asgari yaşam koşullarını bile karşılamaktan uzak.
Özel hastanede çalışan bir hemşire (Ankara):
“Nöbet tutuyorum, bayramda görev yapıyorum ama maaşım 35 bin TL. Markette gıda fiyatlarına yetişemiyoruz. Yoksulluk lüks oldu; biz artık açlık sınırında yaşıyoruz.”
Sağlıkta Vardiya Var, Refah Yok
Nöbetli sistemde çalışan hemşireler, hastane ortamlarında sürekli risk altında mesai yaparken, aynı zamanda artan enflasyon karşısında ekonomik olarak ezilmeye devam ediyor. Çoğu hemşire; kıdemine, eğitimine ve deneyimine rağmen, yoksulluk sınırının çok altında bir yaşam sürüyor.
Üstelik:
- Kira fiyatları birçok şehirde 15-20 bin TL’ye dayanmış durumda.
- Gıda fiyatları sabit gelirlilere göre fahiş artış gösteriyor.
- Çocuklu hemşireler için kreş ve bakım hizmetleri hâlâ yetersiz.
- Ulaşım ve giyim gibi temel ihtiyaçlar neredeyse “lüks” haline geldi.
Sendikalar Tepkili: Emek Karşılıksız Kalıyor
Genç Sağlık Sendikası ve birçok meslek örgütü, sağlık çalışanlarının özellikle ekonomik açıdan büyük bir erime yaşadığını, maaşların refah seviyesinin çok altında kaldığını defalarca dile getirdi. Ancak bu uyarıların büyük bölümü bugüne dek somut adımlara dönüşmedi.
Genç Sağlık Sendikası Genel Başkanı Osman Kaya:
“Sağlık çalışanları sadece alkış istemiyor; hak ettiği yaşam koşullarını talep ediyor. Enflasyonun ve mutfak yangınının bu kadar yüksek olduğu bir ortamda, hemşireye reva görülen maaş kabul edilemez.”
Sağlıkta Kariyer Değil, Hayatta Kalma Mücadelesi
Bir dönem gençler arasında en çok tercih edilen mesleklerden biri olan hemşirelik, artık ekonomik belirsizlik ve yoksullukla özdeşleşmeye başladı. Özellikle yeni mezun hemşireler için barınma, ulaşım ve gıda gibi en temel ihtiyaçlar bile ciddi sorun teşkil ediyor.
Yeni Mezun Hemşire (İzmir):
“Devlet hastanesinde kadroluyum ama ev kiralayamıyorum. Ailemle kalıyorum. Ay sonunu getirmek mucize gibi.”
Sosyal Devlet İlkesi Uygulamada Yok
TÜRK-İŞ'in verileri bir kez daha gösterdi ki; sadece asgari ücret değil, meslek sahibi eğitimli kamu personeli bile yoksulluk sınırının altında.
Sağlık hizmetinin temel taşı olan hemşirelerin bu koşullarda çalıştırılması hem etik dışı, hem de sağlık sisteminin geleceği açısından riskli.
Hemşireler artık sadece sağlık hizmeti sunmuyor; aynı zamanda geçim savaşı veriyor.
📌 Bu haber Hemşire.com tarafından hazırlanmıştır. Kaynak gösterilmeden yayımlanamaz.