
"Aynı Devlet, Farklı Ücret": Memur ve İşçi Arasındaki Adaletsizlik Rekor Seviyede
Türkiye’de yıllardır süregelen memur-işçi maaş adaletsizliği, 2025 yılında tarihî bir boyuta ulaştı. Sağlık Liyakat-Sen Genel Başkanı Mehmet Demirel, kamu çalışanlarının ekonomik olarak ciddi bir gerileme yaşadığını belirterek, maaş farkının sadece yüzdelik artışlarla değil, ek ödemeler ve sosyal haklarla birlikte değerlendirildiğinde uçuruma dönüştüğünü söyledi.
Demirel’in açıklamasına göre, en düşük kamu işçisi maaşı 72.500 TL’ye çıkarken, en düşük memur maaşı 50.000 TL’de kaldı. Aradaki 22.500 TL’lik fark, aynı devletin kadrolu çalışanları arasında dahi eşitliğin kalmadığını gösteriyor.
Zam Oranları Memur Lehine Değil: İşçiye %38,68 – Memura %27,11
Demirel, yıl içinde yapılan zam oranlarını da rakamlarla ortaya koydu:
Kamu İşçisi:
- 1. Dönem: %24
- 2. Dönem: %14,68
- Günlük 50 TL seyyanen zam
- Ek %3,68 iyileştirme
Memur:
- Ocak zammı: %11,54
- Temmuz zammı: %15,57
Bu tabloya göre, işçiler %11,52 daha yüksek zam aldı. Ancak tablo burada bitmiyor.
Asıl Fark Nerede? İkramiye, Tediye, Sosyal Yardım
Demirel, esas farkın ücret dışı gelirlerde oluştuğunu vurguladı. İşçiler yılda:
- 2 tam maaş ikramiye
- 4 yarım maaş tediye
- Yemek ve ulaşım katkıları
- Sendikal kazanımlar alıyor.
Bu ödemeler, aylık bazda yaklaşık 14.500 TL’ye denk geliyor. Böylece işçilerin gerçek aylık geliri 72.500 TL’yi buluyor. Memurlar için ise ne ikramiye ne de tediye söz konusu.
Tabloyla Özetleyelim:
Kamu İşçisi | Memur | |
---|---|---|
Net Maaş | 58.000 TL | 50.000 TL |
Ek Ödemeler (Aylık) | ~14.500 TL | Yok |
Toplam Aylık Gelir | 72.500 TL | 50.000 TL |
Gelir Farkı | → 22.500 TL |
Demirel: “Bu Masa Artık Memurun Değilse, Bize Bırakın”
Sağlık Liyakat-Sen Genel Başkanı Mehmet Demirel, bu tablonun sorumlusunu net şekilde işaret etti:
“Bu fark, memurun ekonomik itibarını yok eden sessizliğin eseridir. Yetkili sendika, tarihi başarı hikâyeleri yazarken, sahadaki memur geçinemiyor. Bu masa artık memurun değilse, o masaya biz oturalım.”
“Aynı Ülke, İki Farklı Çalışan”
Demirel’e göre, memurlar artık sadece geçim mücadelesi değil, onur mücadelesi veriyor. Aynı kamu düzeni içinde çalışan işçi ile memur arasındaki bu derin gelir farkı, sadece bireysel adaletsizlik değil; kamusal hizmet kalitesini de tehdit eden bir sorun.
“Bu, sadece maaş farkı değil; eşit işe eşit ücret ilkesinin çöküşüdür.”
Sendikal Sistemde Kriz: Sessizlik Suç Ortaklığıdır
Demirel, sendikal temsilin yeniden sorgulanması gerektiğini belirtti:
“İşçi sendikaları pazarlıkta dişini gösterdi, hakkını aldı. Memur sendikaları ise tarihin en sessiz toplu sözleşmesini imzaladı. Bugün yaşanan fark, mücadele edenle etmeyen arasındaki farktır.”
Hemşire.com Yorumu: Adaletin Sesi Nerede?
Kamu çalışanları arasında gelir adaletinin kaybolması, artık sadece ekonomik değil, sosyal bir krizdir. Sağlık, eğitim, adalet gibi temel alanlarda görev yapan memurların bu denli geri plana atılması, uzun vadede devletin omurgasını zayıflatır.
Artık sadece bir gelir tartışması değil, bir adalet tartışması yapılmalı. Çünkü mesele sadece cebin değil, vicdanın da boşalmasıdır.
Hemsire.Com